Vietnam Kadın Müzesi

Kadın Müzesi

Dünya’nın dengesinde bir problem var. Bin yıllardır devam eden bu kusur, bir sistem ya da dünya gerçeğiymişçesine hayatlarımıza, asırlarımıza işleniyor. Peki bunu nasıl değiştirebiliriz?

Hüseyin Penbeoğlu
4 min readFeb 23, 2016

--

2010 yılında mimarlık fakültesinden mezun olmadan önceki son projem, yani bitirmem, özünde tam da bu sorunun nedenlerini araştırmak, modern müzeciliği sorgulama yöntemi olarak ele alarak buna bir çözüm yolu aralamak ve kadınların hikayesini incelemek üzerine kuruluydu.

Orta Doğu’nun ilk Kadın Müzesi

Özellikle kadın gibi zor bir konu başlığını tercih etmemin arkasında; evde aile kavramının ve evliliğin problemleri, sülalede tek erkek çocuk olmanın getirdiği ilginç deneyimler, o dönem kendi hayatımda istediğim ilişkiyi kuramamış olmam ya da gelecek ilişkilerden ne istediğim gibi zor sorular vardı.

Açıkçası öğrenci projesi olmasına rağmen bu hayali müzenin üzerimde bir etkisi olduğunu, çeşitli sonuçlara sürüklediğini farkettikten sonra gerçeğine olan inancım da artmış durumda. Bugün o projeye kısaca deyinip, bir süredir aklımda dönüp duran ikinci adıma başlamak istiyorum. Daha çok kişiyle tartışmak, ilk fikri “sizlerle” test etmek istiyorum. Kocaman bir müzenin kelimelerden oluşan ikinci prototipine hoşgeldiniz!

Müze

Herkesin okulun son döneminde hiç riske girmeden kent müzesi, bilim müzesi gibi klişeleri tekrar inşa ettiği bir ortamda Kadın Müzesi gibi aykırı ve kışkırtıcı bir başlık seçmek tam bir çılgınlıktı. Bunu tüm dönem boyunca ve jüride defalarca deneyimledim. Fakat kişilerden ve zamanın ruhundan bağımsız olarak ilerlettiğim için süreçten ve sonuçlarından yana mutluyum.

Müze - İç mekanda farkı katların ilişkisi

Ataerkil toprakların kalbinde, Bizans ve Osmanlı imparatorluk saraylarının tam önünde, Sarayburnu’nda; adeta İstanbul’a her bakanın görebileceği ve kendisi de her yöne bakan ve “ben burdayım” diyen iddalı bir yapıydı. Müzeyle yüzleşmemek mümkün olmasın istedim, çünkü gerçeğin kendisi de kaçınılmazdı. Kadın vücudunu NURBS* eğrilerinde hayal eden erotizm temelli beklentilere, keskin uçlu üçgenlerden oluşan cephesi ile fırsat tanımıyor; Yüksel Arslan retrospektifindeki iktidar/fallik temsilleri ile içselleştirdiğim minarelere ve kulelere, yatayda havada süzülen sakin bir kütle ile tezat oluşturuyordu.

Program ise mimariyi doğuran bir unsur olarak ele alınmış, okumaların ardından bugün bile ilgi çekici bulduğum bir yaklaşımla temellenmişti. Kadını beden ve ruh olarak ikiye ayıran program iki koldan ilerliyor; fizyolojik ve sosyolojik konulara değinerek bunlar arasında ilişkiler kurmaya/kurdurmaya çalışıyordu. Hedef, ilkel dönemden itibaren labirent yani bir bilinmez olarak nam salmış kadını, ziyaretçiyi bu labirentin içine sokarak anlatmak ve turu bitiren bir kişinin önce kaybolup sonra kendi tanımında “yeni kadını” bulmasını sağlamaktı.

Dünya Tarihinde Kadınların Yeri (herstory)

Fizyoloji ve Sosyoloji ayrımı

Fiziği ve biyolojik yapısı öne sürülerek zayıflık atfedilen; böylece duygularına yenik ve dengesiz bir karakter (elmayı yiyen günahkar) olarak tasvir edilen kadının, tüm hayatını ve sosyal konumunu etkileyen bu erkek tezlerini iyi okumak ve çürütebilmek için bir yöntem gerekiyordu. Burdan esinlenerek beden ve ruhu müzede de ayırmak gerekti. Güçlü olduğunu kadınların güçsüzlüğü üzerinden inşa eden erkek tarafının hikayesinin arkasındaki gerçekleri araştırmak ve ne kadar masum olduklarını sorgulamak için etkili bir ayrımdı.

“Hiçbir günah kadınınki kadar büyük değildir diyorlar ama; kadınlar adam öldürmezler, kentleri yakıp yıkmazlar, halkı ezmezler, toprakları yağmalamazlar, kundakçılık yapmazlar ya da sahte sözleşmeler düzenlemezler… Evet, Havva günah işledi ama aldatılmıştı; Adem ondan iyi sayılmazdı.”
Christine de Pizan,(13-14. yy)

Tezimi bir örnekle anlatmak gerekirse annelik kavramını ve sorumluluğunu, annelik hormonları ve tüm süreçleriyle birlikte işlemek toplumdaki çeşitli mitleri ortadan kaldırabilir diye düşünüyorum. Bu nedenle müze, paralel ilerleyen karşılıklı iki kolun (Ruh ve Beden ya da projedeki adıyla Woman & Female) birbiriyle ilişkili alt salonlara bölünmesinden oluşuyordu. Bölümler de sergi salonlarını oluştuyordu.

Grafik anlatımıyla salonlar

Peki ya şimdi?

Bugünlerde bu salonlardan seçtiğim bir iki tanesini karşılıklı test etmek istiyorum. Önce isterseniz tüm karşılıklı salonları listeleyeyim.

  1. Words - Psychology | Kelimeler - Piskoloji
  2. Witch - Women’s Health | Büyücü - Kadın Sağlığı
  3. Mud - Menopause | Çamur - Menapoz
  4. War - Motherhood | Savaş - Annelik
  5. Kingdom - Sex | Krallık - Cinsellik
  6. Bitch & Holly - Menstruation & Contraception | Fahişe & Kutsal - Regl ve Doğum Kontrol
  7. Family - Reproductive System of a Women | Aile - Doğurganlık
  8. Trend & Trade - Physic | Moda ve Ticaret - Beden
  9. Cosmetic - Hormone | Kozmetik - Hormonlar
  10. Media & Business Women - Brain | Basın & İş Hayatı - Beyin
  11. Inequality - Animal | Eşitsizlik - Hayvanlar
  12. Anti-feminism - Plant | Anti-feminizm - Bitkiler
  13. Feminism - Reproduction | Feminizm - Üreme

Okul döneminde gerçekleşen bu eşleştirmede bazı sıkıntılar olabilir; ama mantık olarak anlaşıldığını ve belirli bir seviyede oturduğunu düşünüyorum. En azından bu kadar radikal bir şema için iyi bir başlangıç olduğu düşüncesiydeyim.

Bir sonraki yazım öncesinde yorumlarınızı esirgemezseniz sevinirim. Genel düşünceleriniz neler? Sizce Kadın Müzesinin olmazsa olmazı nedir? Hangi salonları gezmek isterdiniz?

--

--